Bazı sorular veya sözler, peşinden gelecek cümlelerle ilgili her zamankinden çok şey anlatır. Durumlara, karakterlere hatta cinsiyetlere mal olmuş sözler de var. Benim en sevdiklerimden biri “konuşmamız lazım”. Bakmayın seviyorum dediğime, her erkek gibi ben […]
Kategori: HAYAT
Hiçbir şey sıradan değildir
Bu akşam sokakta yürürken birden durdum. Hayatımdaki sıradan ama bana ait olan manzaraya baktım. Sonra düşündüm ve anladım ki aslında hiçbir şey sıradan değil ve biz ona anlamlar verdikçe bir parçamız oluyor. En basit, olası, […]
Eşyanın Belleği
Bir hayatın, beraberliğin, ilişki ikliminin kirini, pasını, kokusunu, parfümünü, terini, karanlığını, parıltısını, eskiliğini, yorgunluğunu, anılarını, heyecanını, her şeyini eşyalar taşıyor. Kenara koyup topluca baksanız, gözünüz bir yerlerden ısırır her detayı. Unutmaya çalıştığınız, unutmak istemediğiniz, unutamadığınız […]
Duvarda kalan neyin gölgesi?
Taşınırken duvarlardan fotoğrafları, tabloları, takvimleri ve haritaları kaldırdığımızda bir iz kalır. Onulmaz bir gölge. Hiçbir boya silemez o izi. Tüm eşyaları çıkarıp boş eve son bir defa baktığımız o an, duvarların ortasında acısıyla tatlısıyla yaşananlar […]
Yeşil Çimende Söylenen Şarkı
1997’de üst komşum, arkadaşım, meslektaşım Uğur Uluocak sayesinde tanıdım Tom Waits’i. 6 CD’sini vermişti bana. Kaydedip geri götürdüğümde, “sende kalmasını istiyorum” demişti. Aradan 6 yıl geçti, Uğur’u Kazakistan’da bir tırmanışta kaybettik. Ben o sırada Rusya’daydım. […]
Çocuk Gözleri
Çocukların gözleri, en çok masumiyeti anlatıyor. Haylazlık peşinde koşarken de, istedikleri olmadığında mızıklanırken de en çok masumiyet okunuyor gözlerinden. Her dem mutluluk okunsa, bazen dalgınlık ve hüzün de olabilir elbet. Dehşet, acı ve korku olmasa; çocuk […]
Biliyor ama olsun, sen söyle yine de
İnsan en çok sevildiğini, özlendiğini, âşık olunduğunu duymaya ihtiyaç duyuyor galiba. Bir beklenti duygusu ziyaret edip duruyor, belli zamanlarda. Güzel sözler hep yerine getiricidir. Cemal Süreya’nın bir şiirinde dediği gibi, “aşklar da bakım istiyor” elbet. […]
Ufuk Çizgisi
Çizgiler genellikle böler, ayırır, parçalar, engeller, sınır koyar, çerçeveleyip hapseder. Araya bir çizgi koymanın vakti geldi dersiniz. O çizgi aşılamaz. Çizginin gerisinde durur adımlarınız. Bir ülkeye giriş yaparken pasaport kontrol noktasındaki kırmızı çizginin gerisinde beklemek […]
Karton bardak
Birkaç sene önce, bir arkadaşımla Starbucks’ta buluşmak üzere sözleşmiştik. Türlü aksilikler yüzünden yolda kaldım. Telefon hattını kapatmıştı, haber veremezdim, orada o saatte olmalıydım ama gidemiyordum. Uçağa yetişmek zorundaydı, beni daha fazla bekleyemedi. Mekana vardığımda, dışarıdaki […]
Sırt Zırh
Yatakta sırtını dönmek yüzlerce farklı şey anlatabilir. Bazıları davet edicidir, “gel sarıl bana!” der. Bazılarıysa duygusuz ve amaçsızdır. Bir de, kesin biçimde uzaklaşmayı ve kendine çekilmeyi ifade eden bir sırtını dönmeden söz edebiliriz. Böyle zamanlarda […]
Zaman Tüneli
Baba olduktan sonra çocukluk yıllarıma daha sık gider gelir oldum. Her ne kadar çook uzaklarda olsa da, çocukluğum benim için en yakın arkadaşlarımdan biri. İnsanın kendi çocukluğunu, çocuğu gibi sevmesi de lazım. Çınar’la vakit geçirirken, […]
Dansla konuşmak
Bazı danslar iki kişilik. Konuşurlar karşılıklı. Dışarıdan bu sohbeti izlemek, vücutlarıyla konuşmalarına tanık olmak büyük bir keyif sunar. Bezense tek başına dans eder insan. Bir mecburiyet değil, tercihtir. İkiden fazla insanın dansı da çok farklı […]

Bir yolculuk, ona karar verdiğiniz an başlıyor
Çok az insan gezmeyi sevmez. Seyahat etmeyi, yolun kendisini sevmek ise bir başka tutku. İş veya zevk için yaptığım seyahatlerde belli hazırlıklarım oluyor herkes gibi. En önemli parçası ise bu seyahatin içine başka yolculuklar ekleyebilir […]
Çocuk yalnızlığı
Bir çocuğun içindeki yalnızlığı kimse anlayamaz. Hepimiz bir zamanlar çocuktuk ve o zamanlar bu yalnızlığımızın fark edilmesini isterdik. Ruhumuzda gezindiğini fark ettiğimiz fakat adını koyamadığımız bu durumu yakınımızdaki insanların kendiliğinden anlamasını beklerdik. Bu olmazdı. Nasıl […]
Bin özür, bir özrü kapatmaya yetmez bazen
Özür dilediğimizde, “bunu bir daha yapmayacağım”ızın da sözünü veririz değil mi? Özrün içinde söz de bulunmalı. İki kelimede, “özür dilerim”in içinde üzüntü de, pişmanlık da, söz de var. Olmalı! Diğer halde, dilenen her bir özür, başlı başına bir “özür” olur.